34,5510$% 0.2
35,9947€% -0.68
43,2726£% -0.68
2.998,43%1,25
2.702,58%1,16
9.475,23%1,15
Muğla’da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’in öldürülmesiyle ilgili sanıklar Cemal Metin Avcı ile kardeşi Mertcan Avcı’nın yargılanmasına devam ediliyor. Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesindeki ikinci duruşmaya, sanıklar Cemal Metin Avcı ve kardeşi Mertcan Avcı tutuklu bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla katıldı.
Gültekin’in yakınları, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, Muğla Barosu temsilcileri, kadın hakları derneklerinin üyeleri ve taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu.
“Duruşma benim için bitmiştir”
Tanık Ceren Tunç’un dinlendiği sırada Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, itiraz ederek mahkeme başkanından söz istedi. Mahkeme başkanı, Epözdemir’e konuşması için söz vermedi. Bunun üzerine Pınar Gültkekin’in babası Sıddık Gültekin ayağa kalkıp, “Bu duruşma benim için bitmiştir” diyerek, salonu terk etti.
Avukat Epözdemir mahkeme heyetinin reddini talep etti
Duruşmaya, tanıkların dinlenmesiyle devam edildi. Gültekin ailesinin avukatı Rezan Epözdemir, sanığa haksız tahrik indirimi uygulanmaya çalışıldığını öne sürerek mahkeme heyetinin reddini talep etti.
Duruşma 15 Şubat’a ertelendi
Bu talebin ardından duruşmaya ara verildi. Aradan sonra mahkeme heyeti, reddi hakim talebini reddederken, duruşmayı 15 Şubat’a ertelendiğini açıkladı.
Gültekin ailesinin avukatı duruşma sonrası konuştu
Pınar Gültekin’in ailesinin avukatı Rezan Epözdemir mahkeme sonrası yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Sanki yargılanan Cemal Metin Avcı değilmiş de Pınar Gültekin’miş gibi algı ve intiba oluşturulmaya çalışılıyor.
Kamuoyu nezdinde Pınar Gültekin’e işlenen bu canavarca işlenmiş cinayet meşrulaştırmaya çalışılıyor. Sanki burada yargılanan Pınar Gültekin ve özel hayatıymış gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor.
Bu silsileye bakarsak önce panik atak olduğu söyleniyor. Akıl sağlığı ile ilgili kendisinin hiçbir iddiası yok. Yakmış, benzinle yakmış, beton dökmüş, dereye atmış varili… Sonrasında telefonu 3 parçaya ayırmış. Sonra SİM kartında bir parçaya ayırmış. Telefon sinyal kayıtları versin diye Akyaka’ya götürmüş. Tasarlamış, planlamış… Profesyonel bir kadın katili gibi cinayet işlemiş.
Her anını ilmik ilmik örmüş. Gelip burada bir kurgulanmış savunmada bulunuyor. Benden bile neredeyse daha akıllı. Cinayetin sonrasını planlamış. 4 gün boyunca saklanmış. Arayanları reddetmiş. SİM Kartı kırmış, olay yerini temizlemiş. Her şeyi varil içine atmış. Buna rağmen cezai ehliyeti ile ilgili rapor alınıyor. Cezai ehliyeti tamdır geliyor.
Keşif mahallinde, cinayet mahali koşulları sağlanamamış. Varil yanıyor… Maktulün kütlesi itibariyle 65 kilo, 1.83 cm boyunda… 60 cm varilin uzunluğu biliyorsunuz. Bilirkişi raporuna bakıyoruz, bir polis memuru fizik mühendisi, kimya mühendisi değil… ‘Özçekim, kütle, karışım, kimyasal formlar’dan bahsediyor. Fizik biliminin temel evrensel kuramlarına atıf yapıyor, bilimsel önermeler yapıyor. Resmen sanık Mertcan Avcı’yı aklamaya çalışan bilirkişi raporu tanzim ediyor.
Acılı baba Gültekin: Başkan şahide resmen yön veriyor
Avukat Epözdemir’in ardından konuşan Pınar Gültekin’in babası Sıddık Gültekin şöyle konuştu:
‘Ben ilk defa sanık sandalyesinde kendimi buldum. Söyleyecek bir şey bulamıyorum. Bu mahkemede iyi bir adalet çıkacağına inanmıyorum. Yüreği yanan bir baba olarak, geçen sefer de dile getirdik. Ama maalesef sayın başkan sanki sanık biziz de mağdur olan onlar. Ben bunu ilk kez gördüm. Ben bu mahkemeden bu başkanla iyi bir adalet çıkacağını tahmin etmiyorum. Reddi hakim istiyorum.
Benim yerimde kim olsa mahkemeyi terk eder. Adam orada şahitleri resmen şahide yön veriyor. Ben ilk kez gördüm. Neler yaşanmadı ki. Şahit ifade veriyor. Canının güvendiği delil olarak bu şahidi gösterdiler ve gerçekten şahit ifade veriyor. Başkan şahide resmen yön veriyor. Başka bir şey diyemiyorum.”
Ne olmuştu?
Akyaka Mahallesi’nde tek başına yaşayan Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin’in (27) kaybolduktan 5 gün sonra 21 Temmuz 2020’de cesedinin bulunmasıyla ilgili genç kızın eski erkek arkadaşı Cemal Metin Avcı ve kardeşi Mertcan Avcı tutuklanmıştı.
Sanıklardan Cemal Metin Avcı’nın “canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, kardeşi Mertcan Avcı’nın da “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istemiyle dava açılmıştı.
Büyükşehir’den yılın ilk müjdesi Ahmetli’ye