34,5363$% -0.09
36,2842€% -0.08
43,4870£% -0.06
2.918,44%0,03
2.626,07%0,01
9.659,96%1,15
Ahmetli’nin Kargın köyü ile Salihli’nin Hasalan ve Kabazlı köylerinde köylülerin arazilerini korumak için açılması istenen JES kuyularına karşı açtığı davaları kazanması ile ilgili mahkeme kararı, Ahmetli ilçesinde düzenlenen coşkulu bir basın açıklaması ile duyuruldu. 21 Ağustos günü saat 18.30’da ilk olarak Ahmetli’de yapılan açıklaması, daha sonra Salihli Kabazlı köyünde de ayrıca gerçekleştirildi.
Adaletten ve hukuktan umudumuzu yitirmeyeceğiz
Konuyla ilgili dün Ahmetli’de bir araya gelen Salihli Çevre Derneği ve TURÇEP – Turgutlu Çevre Platformu tarafından, Ahmetli CHP İlçe Başkanlığı’nın katlıları ile coşkulu bir basın açıklaması yapılarak, mahkeme kararı kamuoyuna duyuruldu. Ahmetli’de dün saat 18.30’da yapılan basın açıklamasına EGEÇEP de katılım sağlayarak destek verdi.
Salihli Çevre Derneği ve TURÇEP’in ortaklaşa organizasyonu ile yapılan coşkulu basın açıklamasının sunumunu Salihli Çevre Derneği’ni temsilen Avukat Seçil Ege yaptı. Mahkemenin iptal kararı ile birlikte yürütmenin durdurulmasını, adalet ve hukuktan umutların kesilmeyeceği şeklinde vurgulayan avukat Seçil Ege, konuşmasında doğa tahribatının günümüzde korkunç boyutlara vardığına da dikkat çekerek, “Bu durum doğaya ve insanlığa karşı başlatılan ve silahsız olarak yürütülen bir savaştır. Doğaya, insanlığa, tüm canlı varlıklara karşı bir savaş. Biz buna karşı mücadelemizi hukuki yollara başvurarak devam edeceğiz. Hukuka olan inancımızı kaybetmiyoruz. Aldığımız olumlu mahkeme sonucu da bu umudumuzun bir göstergesi olurken, bu mücadeleyi mutlaka her alanda vermemiz gerektiğini, çünkü gidecek başka toprağımız olmadığını da bizlere hatırlatmakta” dedi.
Karara göre, sondaj kuyuları ve santrallerin zararlı etkileri söz konusu
Daha sonra söz alan davanın avukatlarından Berna Babaoğlu da, Salihli/Kabazlı,Hasalan ve Ahmetli/Kargın’da yapılması planlanan “Jeotermal Elektrik Santrali” projeleri hakkında verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararının iptali için açılan davaların sonucu alına yürütülmesi durdurulması kararının içeriği ve hukuksal anlamı konusunda açıklamalarda bulundu. Babaoğlu, mahkeme kararının açılacak sondaj kuyuları ve faaliyete geçecek jeotermal santrallerinin çevreye olumsuz etkileri, özellikle jeolojik açıdan ve ayrıca içme suları ile tarım arazileri üzerinde zararlı etkileri olacağı gözetilerek mahkeme tarafından “ÇED gerekli değildir” şeklindeki kararın iptal edilerek yürütmenin durdurulması kararının verildiğini belirtti. Babaoğlu, “Bu çok olumlu bir gelişmedir. Umut ediyoruz ki bu konuyla ilgili tüm taleplerimiz kabul edilecektir” dedi.
TURÇEP: Enerji politikası sadece bir aldatmacadır
Basın açıklamasında daha sonra TURÇEP tarafından da bir açıklama yapıldı. Dönem sözcülerinden Meral Ünal Türkmen tarafından yapılan TURÇEP’in açıklamasında ise, uygulanmakta olan mevcut enerji politikasının kamuoyunu aldatmaya yönelik olduğu belirtilerek, “Enerjiye ihtiyacımız var” sözü sadece bir aldatmacadır” denildi.
TURÇEP tarafından konuyla ilgili açıklamalarda, “Türkiye’nin bu kadar çok enerjiye ihtiyacı olmadığını çok iyi biliyoruz. Asıl yapılmak istenen, doğadaki tüm yaşam ve enerji kaynaklarının sömürülmesi, bunun için de doğanın sadece sermaye gruplarının çıkarı için özelleştirilmek istenmesidir. Oysa doğa asla özelleştirilemez! Bu yapılanları meşru gösterebilmek için “Türkiye’nin enerji ihtiyacı var” diye bir politika uydurulmaktadır. Böylece de halkımızın mülkü acele kamulaştırmalarla elinden alınıp sermaye gruplarına peşkeş çekilerek, en verimli tarım alanlarımız yok edilmekte ve yaşam alanlarımız bile enerji üretimi bahanesi ile ciddi tahribatlar yaratacak çevresel tehditlerle karşı karşıya getirilmektedir.
Bugün uygulanmakta olan HES, RES ve JES gibi projeler, doğadaki en önemli yaşam ve enerji kaynaklarının sermaye gruplarının kendi sermaye birikimi içine sokularak, doğanın sermaye için özelleştirilmesinden başka bir şey değildir. Dolayısıyla bugün topluma dayatılmak istenen mevcut enerji politikasının sadece doğaya karşı işlenen suçun gözlerden kaçırılması ve halkımızın aldatılmasına yönelik uydurulmuş bir politika olduğunun da farkına varılmalıdır. Bu nedenle de başta JES olmak üzere HES, RES gibi projelere karşı durulmalı ve yaşam alanlarımıza, tarım arazilerimize bu tür uygulamalara karşı sahip çıkmaya devam etmeliyiz.” İfadeleri yer aldı
Daha sonra basın açıklamasına destek için katılan EGEÇEP adına dönem sözcüsü Alime Mitap da kısa bir konuşma yaparak, güzel bir kararın güzel bir dayanışma örneği ile coşkulu bir basın açıklaması şeklinde yapılmasının umutları daha da yeşerttiğini vurgulayarak, doğaya ve yaşama sahip çıkma mücadelesinin daha da gelişeceğine olan inancın da artmasına da neden olduğunu belirtti. Haber Merkezi
Otomobil ile motosiklet çarpıştı: 2 yaralı